bugün
yenile
    1. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (bkz: tek başına bir adam) 2010 ''deneyim; insanın başına gelen değil, başına gelenle ne yaptığıdır.'' hollywood sinemasında uzun yıllar boyunca bir tabu olarak varlığını sürdüren eşcinsellik olgusuna bakış açıları, özellikle doksanlı yıllar sürecinde çekilen cesur filmler yoluyla olumlu anlamda değişmeye başladı. işte benzer minvalde bir içeriği olan bu film de, hem eleştirmenler hem de izleyiciler tarafından övgüyle karşılandı. "tek başına bir adam" adlı bu dramın yönetmeninin, dünyaca ünlü moda tasarımcısı tom ford olması da enteresan bir ayrıntı olarak göze çarpıyor. moda arenasında eşcinsellerin belirli bir ağırlığı olduğu bilinen bir gerşek ve ford da podyumlardaki gücünü beyazperde'ye yansıtmak istiyor. christopher isherwood’un aynı adlı romanından uyarlanan filmde, orta yaşlı, eşcinsel bir ingilizce öğretmeninin uzun yıllar birlikte olduğu sevgilisinin ölümünün ardından yaşadığı bir günü anlatılıyor. ilk uzun metraj denemesi olduğu için tom ford’un finansmanını bizzat karşıladığı bu filmdeki performansıyla colin firth, en iyi erkek oyuncu dalında oscar’a adaya gösterildi. (bkz: beyaz perde) (bkz: julianne moore) (bkz: nicholas hoult) (bkz: matthew goode) (bkz: jon kortajarena) fragman
    2. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "hayatımda saf netliğe ulaştığım bazı anlar oldu. birkaç saniyeliğine sessizliğin gürültüyü boğduğu, düşünmekten çok hissettiğim ve her şeyin keskin olduğu anlar. bu anları hiçbir zaman tutamadım. sarıldım, ama her şey gibi bu anlar da elimden kayıp gitti."